Demirbaş Yayıncılık'ın yayın öyküsü
Demirbaş Yayıncılık bu sene yayın sayısını hızla arttırıp, yeni bir atağa kalkıyor. Mandrake, Kızılmaske, Gordon gibi eskilerden tutun da Türk okuruyla ilk kez buluşacak Johnny Hazard gibi yeni yayınlara kadar büyük atak, ilk ürünlerini geçenlerde çıkan beş kitapla verdi. Ben de yayınevi sahibi Cem Demirbaş’a birkaç soru sordum. Beni kırmayarak, sorularımdan hareketle, bir yazı hazırladı. Kendisine çok teşekkürler. Cem Demirbaş’ın hayatı, yayın serüvenine başlayışı ve çıkardığı-çıkaracağı yeni yayınlar hakkında ayrıntılar bulacağınızı düşündüğüm yazısı aşağıda:
1967 İstanbul doğumluyum. Çocukluğum Çamlıca'da geçti. 1984 yılında lise sonda annemin evdeki çizgi roman dağını atma tehdidiyle serüven başladı.
O zamanlar salı pazarının yerinde cumartesi-pazar günleri kurulan Nostalji Pazarı’nda yere bir gazete sayfası açarak elimdeki Atlantis, Zagor, Mister No ve Tarkan serilerini satmaya başladım. Tabii bu dönemde çizgi romanı kimse hatırlamıyordu ve herkes “bana satamazsın” diyordu. Ama aksine insanlar benim sergime çok büyük ilgi gösterdi ve akşama elimde nerdeyse hiç kitap kalmadığı gibi ceplerim dolu bir şekilde eve geldim. Hem ticaret yapmanın, hem de çizgi romanı unutmuş insanlarla sohbet etmenin hazzını yaşadım. Akşama kadar herkes bir anısını anlattı ve akşam nasıl oldu anlamadım.
Daha sonra bu pazarda üç adet tezgahta çizgi roman sergisi açmaya başladım. Bu arada da üniversiteye devam ediyordum. Bu pazar kapanana kadar yaklaşık 15 sene sürdü. Bu arada o kadar çok kişiye ulaştım ki elimdeki kitaplar yetmez oldu. Şehir dışına; Eskişehir, Ankara, Adana, hatta Kars’a kadar gidip kitap topladım. Hafta içi toplayıp, hafta sonu satıyordum ve müşteriler artık elinde listelerle geliyordu. Pazar kapanınca Kadıköy Akmar Pasajı önüne sergi açtım. Bu arada Doğan Grubu çizgi romanın farkına varıp, 1997 yılında kısa bir süre yeniden çizgi roman çıkardı. Bunu Aksoy Yayıncılık izledi. Ve şu anda dükkan açmış olan sizlerin de bildiği kişiler Akmar Pasajı önünde -benim yanımda, karşımda- sergiler açmaya ve bu işten para kazanmaya başladı.
Bense artık bir adım daha tamlıydım ve İtalya’ya giderek 2004 yılında West, Teksas, Tommiks telifleriyle döndüm. İlk olarak benim için çok önemli bir çizgi roman olan West’i 2004 yılında çıkardım. Ardından Teksas ve Tommiks geldi. Tabii 2011 yılına kadar hem sektörden hem de benden kaynaklanan birçok sorunla boğuştum ve pek verimli olamadım. Ama 2011 yılında 2010 dan beri almak için uğraştığım Mandrake, Kızılmaske, Gordon ve Johnny Hazard’la bomba gibi döndüm. Bu arada da yayın sayım 11 adede ulaştı.
Aldığım 14 yeni telifle yıl sonuna kadar 25 adede çıkmak istiyorum. En önemlisi de Türkiye’de en çok sevilen 10 yayından –Zagor, Teks, Mister No hariç- yedisi bende.
Satışlar konusuna gelince ben şirket yapılanmamı 3 firma üzerinden yürüttüğümden yayınevi zarar da etse pastanın içinde görünmüyor, yani bu işi tek çizgi roman basarak yürütmüyorum. Herkesin şaşırdığı en büyük olay da bu zaten, sadece çizgi romandan kimse para kazanamaz. Çok uzun vadede belki… Ama alıcı kitle de belli.
Miray Çizgi adlı çocuk dergisini çıkaracağım. Derginin adı da dükkanımın adı gibi kızımın adı olacak. Dergide çizgi roman da olacak ama şimdiye kadar çıkan çizgi roman dergileri gibi olmayacak Bence sadece bir çizgi roman dergisinin şu ortamda satması mümkün değil. Dergiyle birlikte 5 adet çocuk kitabı da basım sırası bekliyor.
Neden kalın ciltler?
Edisyon olarak kalın ciltlerle dönmeme gelince, hepimizin ortak sorunu zaman ayırdığımızda o kitabı kafamızda bitirmek istememiz. Ben şahsen bir Teks’i okuduğumda, macera yarım kalırsa 1 ay sonraki diğer sayıdan hiçbir şey anlamıyorum. İşte bu yüzden dobişko cilt ve mümkünse macera da bitmeli.
İlk göz ağrım mahalle bakkalından aldığım Tarkan; sonra Atlantis, Mandrake, Kızılmaske, Gordon, West ve tabii ki Teks.
Yayınevi sitesi:
Bu yoğunlukta ona henüz yetişemedik. Ama Gitti Gidiyor gibi alım-satım yapılacak bir site kuruluyor, çok yakında bitecek ve hem bizim yayınlarımızı hem de diğer yayınları oradan kredi kartıyla alabileceksiniz. Ayrıca elinizdeki her şeyi açık arttırmayla satabileceksiniz yeni sitemizde.
Yorumlar
Ne demek, ben teşekkür ederim. Cem Demirbaş'ın beklenmedik zamanlarda yaptığı renkli hamlelerden sonuncusu olan bu, umarız başarılı olur. Özellikle Gordon'u ilk gördüğüm yerde almayı planlıyorum. Daha önce okumadım, ama duyduğum iyi yorumlar fikrimi oldukça etkiledi. Neden bilmem, kapağı da acayip hoşuma gitti.
Yorumunuz için çok teşekkürler. Cem Bey, önceki denemelerinin başarısı tartışılsa da, çıkardığı ilginç çizgi romanlarla her zaman gündemde kalmayı başarıyor. Bana göre yeni aldığı telifler her zamankinden kat be kat iyi. Mandrake ve Kızılmaske'nin yeni basımları çizgi romanseverleri şimdilik memnun etmiş gözüküyor zaten. Bakalım vaat edilen sürprizler raflarda yerlerini ne zaman alacak.
tebrikler, süper bir ropörtaj olmuş! demirbaş yayıncılıktan uzun süredir haber alamıyorduk.
linkini blog ve twitter üzerinden yayınlayabilir miyim müsaadenizle?
Teşekkürler! Beğenmenize sevindim. Röportajın linkini yayınlamanızdan memnun kalırım. (Yazının ilk paragrafını da kullanabilirsiniz.)
Demirbaş yayıncılığın kitaplarını Ankarada maalesef bulamıyorduk sonunda aşağıdaki adreste tüm yayınlarınıza ulaşma şansını yakaladık teşekkürler.
http://www.kertenpelex.com/cizgi-roman/?subcats=Y&features_hash=V486