Kayıtlar

Ocak, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Şebnem Pişkin'den “ 'Ben' Olan Ben”

Resim
         Şebnem Pişkin'le yaptığım röportaj ın ardından şimdi de kendisinin yayınlamama izin verdiği -yanda kapak resmini gördüğünüz- ''Bir'' adlı kitabında da yer alan bölümü yayınlıyorum.   ''Ben'' Olan Ben         ''Bugün aynada kendime uzun uzun baktım. Kendimi tanıyor muyum? Ben kimim? Bu beden “Ben” olan mı? Ben “Ben’im” derken bu bedeni mi kastediyorum?     Adımı biliyorum. Boyumu, kilomu, saç rengimi, göz rengimi, yapısal özelliklerimi, hassasiyetlerimi, neleri sevdiğimi, nelere kızdığımı, bedenimdeki kusurları, zayıflıkları ya da güçlü yanlarımı biliyorum. Bunları bilmek Ben olanı tanımak, bilmek midir? Adımı bilmek Ben’i bilmek olamaz.    İsmim sadece bu bedenin kullandığı bir etiket olabilir, ama Ben isimden ibaret değilim. Öyleyse ben kimim?             “Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı. Yer boştu, yeryüzü şekilleri yoktu. Engin karanlıklarla kaplıydı. Tanrının ruhu suların üzerinde dalgalanıyordu. 

Şebnem Pişkin Röportajım

Resim
          Tuğra, Bir Damladan Okyanusa, İsrafil’in Aynası ve Kırklar Diyarı kitaplarıyla beğeni toplayan ve daha çok fantastik türde eserler veren, tasavvuf konusunda bilgi sahibi Yazar Şebnem Pişkin ’le röportaj yaptım. Verdiği güzel yanıtlar için kendisine bir kez daha teşekkür ederim. Kültürel Güncel: Hayatınızdan bahsedebilir misiniz? Neler yapmaktan hoşlanırsınız? Şebnem Pişkin: Zaman zaman temposu hızlanan, zaman zamansa yavaş bir tempoda seyreden bir hayatım var. Yılın yarısını Bodrum'da, diğer yarısını İstanbul'da geçiriyorum. Hayatım okumak, yazmak ve ailemle vakit geçirmek üzerine kurulu. Kitap okumaktan, doğayla başbaşa kalmaktan ve tefekkürle zaman geçirmekten hoşlanırım. K.G: Önceki söylemlerinize bakarak kitaplarınızı belirli bir sıra halinde yazdığınızı görüyorum. Yani birini bitirmeden diğerini yazmaya başlamaz mısınız? Ş.P: Doğru bir tespitte bulunmuşsunuz. Aynı anda bir çok kitabı birden okurum ama iş yazmaya gelince sadece bir kitap üzerine odaklanırım.

Ege Görgün Röportajım:

Resim
     T ers Ninja'nın kurucusu, popüler kültür yazarı ve çizgi roman aşığı Ege Görgün 'le röportaj yaptım.  Sorularıma verdiği güzel yanıtlar için kendisine çok teşekkür ederim. Röportajın sonunda Ege Görgün'ün, daha önce Ters Ninja'da da yayınlanmış,  ''Zamansız'' adlı bilim kurgu öyküsünü de okuyabilirsiniz.   Kültürel Güncel: Yaşantınızdan biraz bahsedebilir misiniz? Ege Görgün: 31 Mayıs 1972 tarihinde Kocaeli’nde doğdum. En iyi arkadaşı televizyon, sinema ve çizgi roman olan çocuklardandım. Ama büyüdükçe arkadaşlarım çoğaldı. Geç de olsa sokağa çıkıp top oynamayı akıl edebildim. Şimdiki hayatım da çok farklı değil. Bir sürü gerçek dostum, arkadaşım var ama sinema, kitaplar, çizgi romanlar da hala hayatımın bir parçası. Tabii futbol da… K.G: Sinema, futbol, çizgi roman vb. alanlardaki uğraşlarınızın içinizdeki erkek çocuğunun ölmediğine işaret olduğunu söylemişsiniz. Peki içinizdeki çocuk, başka nelerden hoşlanır? E.G: Gezmekten, yeni insa

20 yıl, 1000 hafta, 7300 gün, ...

Resim
Bu hafta normal baskı kalitesinin ve sayfa sayısının, haliyle normal fiyatının da, biraz üzerinde 1000. sayısı çıkan Leman’ın çizerlerini yürekten kutlamak gerekir. Böyle güzel bir dergiyi tüm ‘‘ayrılık’’lara rağmen canlı tutmayı başardıkları için…       D ergi çıkarmak ne kadar zordur kimbilir. Hem de her hafta… 1000 hafta boyunca hiç ara vermeden espri düşünmek ve hayatın artık dergiden ibaret olması… Ama onlar bu işi severek ve aksatmadan yapmayı başardılar. Kimi zaman ayrılıklar yaşandı bu bünyeden, kimi zamansa genç kalemlerle güçlendiler. Ama her zaman sağlam duruşlarını sürdürdüler.        Aradan geçen bunca zamanda elbette ki değişti kadrodaki bazı isimler. Ama ‘‘ayrılma zamanı’’ gelen her usta, yerini genç öğrencilerine teslim etmeden önce onları yeteri kadar eğitmeyi de ihmal etmedi. Bazı Leman Karakterleri      Her zaman ‘‘bölünerek çoğaldığına’’ şahit olduğumuz mizah dergilerinin kimi, zaman içerisinde yok olup gitti. Kimiyse belki de ebediyete kadar yaşayacak birer e

Mehmet Çağçağ Röportajım:

Resim
   Çizgisini, esprisini hiç bozmadan yıllardır Leman'da karikatüristlik yapan, Daral&Timsah, Kozzi ve daha birçok kahramanın yaratıcısı Mehmet Çağçağ 'la röportaj yaptım. Kendisine beni kırmayıp, onca işinin arasında sorularıma vakit ayırdığı için teşekkür ederim.      Ç ağçağ, Gırgır'la başlayıp, Limon ve Leman'la devam eden kariyerini hep yükselen bir çizgide devam ettiriyor. Şu sıralar Leman'ın yanı sıra Haber Türk Gazetesi için de çizen Çağçağ'la hayatı ve Leman'ın 1000. sayısı üzerine yaptığım röportaj aşağıda... Timsah Kültürel Güncel: Öncelikle, kendinizden bahsedebilir misiniz?   Mehmet Çağçağ: Nasıl anlatsam?.. Nerden başlasam?.. Kaç kişiydik o zaman?.. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesi'nde resim eğitimi, Gırgır, Limon, Leman Üniversitelerinde yüksek öğrenim... Daral K.G: Henüz amatör bir çizerken, bugünkü konumunuzda olacağınızı hayal ediyor muydunuz? M.Ç: 1000. sayıda o kadar güzel anlattım ki, o kadar olur. Okuyucuy

Ümit Kireççi Röportajım:

Resim
   Çizgi Roman Okurları Platformu'nun kurucusu ve yöneticisi Ümit Kireççi 'yle röportaj yaptım. Kendisine beni kırmayıp, sorularıma cevap verdiği için çok teşekkür ederim.    Ü mit Kireççi'yle hayatı, Ç.R.O.P ve çizgi roman dünyası üzerine yaptığım röportajın sonunda da Kireççi'nin yayınlamama izin verdiği '' Müzik Ruhun Gıdasıdır '' adlı fantastik öyküsünü bulacaksınız. Keyifli okumalar... Kültürel Güncel: Hayatınızdan biraz bahsedebilir misiniz? (Günleriniz nasıl geçiyor, hobileriniz nelerdir?) Ümit Kireççi: Aslen çocuk tiyatrosu ve organizasyon işi yapmaktayım. Ajans işleri belirli bir vaktimi alıyor. Ama insan kurtlu olunca rahat duramıyor. İ. Ü. Çeviribilim bölümünde yüksek lisans yapıyorum. Hafta içi üç okulda tiyatro dersi veriyorum. Hafta sonları gösterilerim devam ediyor. Birkaç dergiye ve sanal ortama yazı yazıyorum. Çizgi roman okuyarak eksiklerimi tamamlamaya çalışırken kitap ve araştırmalarla daha iyi çalışmalar yapmanın alt yapısı ol

Yıldırım Örer Röportajım:

Resim
İ talya'da çizgi roman sanatını ve dolayısıyla bizleri  başarıyla temsil eden çizer Yıldırım Örer’le hayatı ve 'çizgi roman dünyası' üzerine bir röportaj yaptım. Kendisine, verdiği bu güzel yanıtlardan dolayı çok teşekkür ederim. Kültürel Güncel: Hayatınızdan biraz bahsedebilir misiniz? Yıldırım Örer: Doğdum ve çizmeye başladım... Bir daha da duramadım, hala çiziyorum... D A G O K.G: Bir röportajınızda babanızın çizim yeteneğinizi hep desteklediğini söylemişsiniz. Peki ailenizden hiç karşı çıkan olmadı mı çizer olmanıza. Yani ne bileyim, ‘‘Yine yap, ama hobi olarak yap!’’ diyen olmadı mı? Y.Ö : Babam, gerçekten de çizime olan ilgimi hiç kısıtlamadı. Aileden diğer kişilere ise basit bir çocuksu heves gibi görünen bu yeteneğim, çok genç yaşta (17) hayatımı kazandırabilecek ciddi bir mesleğe dönüşünce bir daha da hiç kimseye söyleyecek bir söz kalmadı. ''Avrupa'da çizgi roman anlayışı, tamamen kendi içinde bir kültür anlayışını te